HİPNOZCU - RICHARD BACH



      Richard Bach; “Martı Jonathan Livingston” ile kendisini tanıyıp hayran olduğum, “Sonsuza Uzanan Köprü” ile farklı yönlerini keşfettiğim ve “Hipnozcu” ile beni bir kere daha kendisine hayran bırakmış yegane yazar. Kitabı uzun zaman önce edinmiştim, ara verdiğim uykusuz okumalarıma hızla geri dönmemle bekleyen tüm kitapları bir bir bitirmeye başladım. Onların bir kenarda öyle “okunmayı bekliyoruz” hissiyatı yaratarak yüzüme yüzüme bakan halleri de karşılıklı bir huzur buluşla sona eriyor böylece.
     Kendiside bir dönem pilotluk yapmış olan yazarımız bu defa metafor olarak uçağı tercih etmiş. Jamie bir gün havadayken hayatını değiştirecek o anonsa yanıt verir. Maria isimli kadın eşinin rahatsızlandığını ve uçağı indirecek kimse olmadığını bildirmektedir. Jamie onunla birlikte uçağı yere indireceklerini söyler ve onu buna inandırır. Kadın uçağı sağ salim yere indirir ve Jamie'ye onu hipnotize ettiğini söyler. Jamie bu söylem üzerine yıllar öncesinde katıldığı bir hipnoz gösterisini düşünür. Sahneye gönüllü olarak çıkmıştır ve aslında hiç orada olmayan duvarların ardında kalmış çıkamamıştır. Bu süreçleri düşünüp sorgularken Dee ile tanışır ve artık onun için herşey çok farklı olacaktır. Hayat denilen şey aslında önermelerden ibarettir. Doğduğumuz andan itibaren bize dayatılan, önümüze konulan tüm yapabileceklerimiz, yapamayacaklarımız, inançlarımız, doğru ve yanlışlarımız, kültürlerimiz herşey aslında önermelerden ibarettir ve biz bunları aslında gönüllü olarak kabul etmekteyizdir. Dee, Jamie'ye açtığı pencerede bu önermeleri kabul etmeme seçeneğide olduğunu ve hayatını baştan kendi önermeleri ile yeniden düzenleyebileceğini gösterir. Bu noktadan sonra Jamie önlenemez bir şekilde bu konu üzerinde okumaya, düşünmeye, düşündükçe sorgulamaya başlar ve bir noktadan sonra ufak ufak önermelerle hayatında değişiklikler yapmaya başlar. Ve bu kesinlikle işe yaramaktadır, değişim çok hoşuna gider ve tüm o olumsuz önermeleri olumluluları ile değiştirerek tüm hayatını çok başka bir noktaya getirebileceğini görür.
      Özet aslında kitap içeriğine göre biraz sığ kaldı ama 156 sayfalık bu kısa kitabı, Jamie gibi düşünmeye çalışarak, Dee'nin pencerelerinden bakmaya çalışarak ve bir noktadan sonra kendi hayatımdaki önermeler denizini düşünerek okuyunca oldukça uzun sürede okudum. Ve her okuyucunun kendi adına farklı önermelerle, farklı sonuçlara varacağına inandığım için sadece genel bir özet geçmek istedim.
      Martı ile benzerlikleri de yok değil. Yine iç dünyada sorgulamalar, yine etraftan gelen olumlu ya da olumsuz önermeler, yine bir noktada tüm bu sorgulamalar sonucu ulaşılan o zirve ve zirvedeyken yine etraftakilere, içlerindeki potansiyeli görmelerine olanak sağlamak için girişilen çalışmalar. Bunu bir iskelet olarak düşünürsek yine aynı iskelet üzerine kurulmuş ama bu defa hayatı; çekim yasaları, önermeler, koşullanmalarımız çerçevesinde bize sunan Jamie'nin bakış açısı ile anlatmakta. Ve onun içsel yolculuğuna eşlik eden biz. Koşullanmalarımız nedeniyle düşünmeden tüm önermeleri kabul ettiğimiz ve hayatımızı belki de bambaşka şekilde yaşamamıza engel olan yine kendimiz...
     Kitabın bu önermeler mantığını çok sevdim ve en çok etkilendiğim cümle ise; “olumsuz önermeleri olumluları ile değiştirmek” oldu. Öyle sanıyorum ki aslında tüm olay bunun etrafında ve değişimide beraberinde getirecek olan kısım bu. İyi düşün iyi olsun gibi görünse de bu biraz daha farklı. Kesinlikle Bach'ın bakış açısı ve anlatımı ile okumalısınız diye düşünüyorum.
     Büyük puntolarla yazılması, sayfa sayısının az olması ve birazda kapağına bakınca bir çocuk kitabı havası olsa da kesinlikle yetişkinler için bir çalışma.
Bach'ı daha önce okumuş olanlar için oldukça tanıdık gelecek, bu defa biraz daha farklı bakmamızı ve sorgulamamızı sağlayacak bence kısa ama gayet iyi bir içerik. Her ne kadar “Martı”kadar duyulmasa da bir o kadar dolu ve gelişime açık zihinler,ruhlar için güzel bir kaynak.
Keyifli okumalar;
20/08/2018



Orjinal Adı: Hypnotizing Maria
Yazar : Richard BACH
Sayfa Sayısı : 156
Yayınevi : APRIL Yayıncılık
Yayın Tarihi : 2014
Çeviri : Cihat TAŞÇIOĞLU
Tür : Felsefe, Kişisel Gelişim



ALTINI ÇİZDİKLERİM;

  • Kendi inançlarımıza asla tutsak düşmememiz gerekir.”

  • Kendi yolumun dışına çıkıyorum. Düşselliği saçma kabul ederek her dakika bastırmak, bir yana itmek yerine ona güveniyorum.”

  • Hipnoz kabul edilen bir önermedir.”

  • Kabullediğimiz kavramlar kalabalığı duyduğumuz, gördüğümüz ya da dokunduğumuz tüm önermelerden çıkıp bizim gerçeklerimizi oluşturuyordu. Gerçekleşenler isteklerimiz ya da düşlerimiz değil, kabullendiğimiz önermelerdi.”

  • Hipnoz kabul edilen önermelerden başka Bir şey değilse, etrafımızda algıladığımız dünya da bizim fırçamızdan çıkmış bir tablo olmalıydı.”

  • Kuralları izlemezsen oynamana izin verilmez.”

  • Uyumla hareket edenler hipnotize olmaya rıza gösterir.”

  • Ben bir ruhum! Bu halüsinasyon dünyanın inançlarıyla sınırlı değilim ve öyleymiş gibi davranmayacağım!”

  • Zaten öğrenmeyi seçtiğimiz kavramlarla duygusal ilişki kurduğumuz zaman onları çok daha kolay kavramıyor muyuz ?”

  • Kimse benim için kararlar alamaz; tavsiyesini kabullendiğimde, o yönde davranmaya karar veren merci ben, kendimim. Bin farklı şekilde hayır demeyi seçebilirim.”

  • Dünyanın sana sunabileceği zamanın tamamını kullan ve lütfen bunun ne anlama geleceğini düşün.”

  • Onaylama.Karşı hipnoz.Sürekli, hiç durmadan yapılacak bildirimler. Olumsuz önermeleri atıp, yerlerine olumlu önermeler alıp onları güçlendirmek yoluyla de-hipnotize edersin kendini.”

  • Olumsuz bir sınav değildir; başarısız olduğunda yüzleştiğin şeydir olumsuz.”

  • Her birimiz ölmeyen Gerçek'in anlık parlaması ve kıvılcımlarıyız.”

  • Dönüşmeyi seçtiğim kişi olmak için gereken herşeye sahibim.”


                                                                                                                                          
YAZAR HAKKINDA;
Richard Bach 23 Haziran 1936 yılında ABD'de doğdu. 1955'te Long Beach State College’e başladı. Kurgu ve hayal konusunda birçok eser yazdı. Kitaplarının çoğunu kendi hayatından esinlenerek yazdı. Hava Kuvvetleri’nde pilot olarak çalıştı. Ardından birçok işe girdi. Kitaplarının çoğunda bir şekilde uçmaktan bahsetti.
1970 yılında; bir martının hikâyesini anlatan kitabı “Martıyı yazdı. Kitap 10.000 sözcükten daha az olmasına rağmen kurgu ve kurgu dışı kitaplar arasında en çok satan oldu. Rüzgarla Uçmak’a kadar en çok satanlarda yer aldı. Bach 1977'de, Martı filmini çektiği sırada, aktris Leslie Parrish ile evlendi. Bach’ın “Sonsuza Uzanan Köprü” ve “Bir” eserlerini etkileyen kişi oldu. 1999'da boşandılar.

2 yorum :

  1. Hayat ancak bu kadar güzel anlatılır :D

    "Hayat denilen şey aslında önermelerden ibarettir. Doğduğumuz andan itibaren bize dayatılan, önümüze konulan tüm yapabileceklerimiz, yapamayacaklarımız, inançlarımız, doğru ve yanlışlarımız, kültürlerimiz herşey aslında önermelerden ibarettir ve biz bunları aslında gönüllü olarak kabul etmekteyizdir."

    Paylaşım için teşekkürler.

    www.karincha.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler sevgili karincha, keyifli okumalar :)

      Sil