“En
iyi devlet hiç yönetmeyen devlettir.” Henry D. Thoreau
Thoreau,
yaşamı boyunca savaş,kölelik ve devlet politikaları gibi
konularla ilgili olarak ABD hükümeti nezdinde tüm hükümetlere
karşı sistem geliştirmiş, bireyin hak ve özgürlüklerini ön
plana çıkarmış, “sivil itaatsizlik” kavramını ilk kez
kullanan kişi olmuştur. Söylemleri ve inandıkları doğrultusunda
yaşamını sürdürmüş, her şeyi bir kenara bırakarak Walden
gölü kıyısında, kendisine bir klübe yapmış ve yaşamına
burada devam etmiştir. Bu süreçte iç dünyası,gündelik yaşamı
ve çevresiyle ilgili duygu ve düşüncelerini kaleme alır ve
toplumsal olayları da ihmal etmez. “Sivil İtaatsizlik” bu
metinlerinden biridir. Ve tarihte bir çok takipçisi ve destekçisi
de olacaktır.
Thoreau'ya
göre, en iyi devlet en az yöneten devlettir. Bu yönetim şekli
benimsendiğinde ise insanlarında hazır olmaları ile bir süre
sonra artık “en iyi devlet hiç yönetmeyen devlettir”e
geçilecektir. Devletin aslında belli bir amacı gerçekleştirmek
için kullanılan bir araç olması gerekmektedir. Ancak durum
genellikle böyle gelişmez. Aslında bu tarz kurumlar yerine insan
vicdanı olmalıdır. Yasalarla yönetilirken vicdanın bir anlamı
kalmamaktadır. Onaylamadığın devlete bağlı kalmak ya da haksız
olduğunu düşündüğün yasaları kabul etmek saçma bir eylemdir.
Yasaların daha doğru ve erdemli insanlar olmamızı sağlayacağı
da ayrıca saçma bir düşüncedir. Çünkü önce insan kendi
içinde bu gelişimi sağlamalıdır. O vakit zaten yönetilmeye ya
da yasalara ihtiyacı kalmadan sadece kendi vicdan ve onuru ile
doğruyu görebilir ve uygulayabilir. Ayrıca Thoreau'ya
göre,çoğunluk hükümetleri her zaman doğruluk üzerine kurulmaz.
Bu nedenle çoğunluğun değil, vicdanların karar verdiği hükümet
sistemini savunur.
Amerika'da
o vakitler gelişmekte olan kapitalist sistemin yarattığı
değişimlerde yazarda kötü etkiler oluşturmuştur. Yazara göre,
para çoğaldıkça erdem azalır. Çünkü para insan ve amaçlarının
arasına girmektedir. Varolan parayı nasıl harcama sorusuna geçiş
yapılmıştır ve bu noktada da insanın ahlaki anlamda çöküşü
başlar. Temel olarak,savaş,kölelik ve devletin yönetim sistemi
üzerine yazılmış bir metin olan Sivil İtaatsizlik, yazarın bir
konuşmasında dinleyicilerine okuduktan sonra, ödemediği vergi
borçları bahane edilerek tutuklanmasına sebep olmuştur. Ödeme
yapacak gücü olmasına karşın, kendisine ters düşmemiş,
inancının ardından gitmiş ve ödemeyi yapmamıştır. Bir
yakınının ödeme yapması ile hapisten çıkan Thoreau'nun şu
açıklaması da aynı şekilde tarihe geçmiştir; “hiçbir
engel tanımaksızın peşlerine düşen düşüncelerimin üstüne
kapıyı özene bezene kilitlediklerini izledikçe gülümsemekten
başka bir şey yapamıyordum. bana erişmeyi başaramadıklarından,
gövdemi cezalandırmaya karar vermişlerdi. ”
Kitap
48. sayfaya kadar Nazım Onat'ın konu ile ilgili yazısıyla
başlıyor. Onat bu yazısında sivil itaatsizlik eylemini, bundan
etkilenenleri, ülkemizdeki örneklerini uzun uzun anlatıyor.
Aydınaltıcı bir yazı. Ardından çevirmenin önsözü var neyseki
2 sayda ve nihayet yazarın metni, kitabın sadece 30 sayfası...İlk
önce Onat'ın yazdığı sayfaları geçip Thoreau'nun metnini
okudum. Ondan sonra geri dönüp Onat'ın yazısını okudum. Ancak
sadece yazarın metnide olsa olurmuş zira gayet net ve anlaşılır
bir çeviri olmuş. O nedenle açıklama gerekmeden okuduğunuzu anlayabiliyorsunuz.
Thoreau'nun
dilimize çevrilmiş farklı yayınları da var ki özellikle
Walden'da geçen iki yılını yazdığı kitap listemde. Bir de yine
aynı dönemde yazdığı “Yalnızlık” okunmaya değer olacaktır
diye düşünüyorum. Yoğun olarak siyasi, bir miktar felsefi bu
kitabı, sivil itaatsizlik bilincini oluşturabilmek için okumamız
gerektiğine inanıyorum. Netice olarak ülkemizde de çeşitli sivil
toplum örgütleri var ve içinde olalım ya da olmayalım bakış
açımızı değiştirip, herşeye evet demeyen o insanları da
anlamamızı sağlayacak bir metin kesinlikle... Taraflı
değil,bilgili olalım diyorum. Kim, neyi, neden söylemiş,neden
yapmış, neye inanıyormuş bilelim. Yapmak zorunda değiliz ama
yargılama cüretini gösterdiğimizde ya da bu hakkı kendimizde her
nasılsa(?) bulduğumuzda en azından anlayarak bilerek yapalım bu
işi...Bilinç uyandırmak, zannedildiğinin aksine aslında iyi bir
şeydir. Farkındalık yaratmaktır ki bizi herkesten farklı kılan
da bu farkındalıklarımızdır. 12/12/2015
Umarım
keyifle okursunuz.
Sevgilerimle...
Altını
Çizdiklerim;
- “Herkese nasıl bir devlet biçimine saygı duyulması gerektiğini öğretin ki ona bir adım daha yaklaşsınlar.”
- “Güç insanların eline geçtiğinde,çoğunluğun uzun zaman yönetimi elinde tutmasının asıl nedeni ne genelde haklı olmalarından ne de bunun azınlığa adil gelmesindendir. Bu fiziksel olarak güçlü olmalarından kaynaklanır.”
- Varsayma hakkımın bulunduğu tek zorunluluk, hep doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yapmaktır.”
- “Yasa insanları hiç bir zaman daha adil yapmamıştır ve duydukları saygıyla birlikte ona hep uyum göstermeleri adaletten nasibini almayan failer yaratmıştır.”
- “ Bir insan her şeyi yapamaz ama bir şeyler yapabilir ve her şeyi yapamadığı için yanlış bir şeyler yapması gerekmez.”
- “ Diğerleri, daha çok yasa koyucular, politikacılar, hukukçular, papazlar, memurlar gibileri, öncelikle kafalarıyla kulluk ederler devlete; bunların da ahlaki tercihlerde bulundukları pek görülmediğinden, tanrı’ya olduğunca, farkında olmaksızın iblise hizmet etmeleri ihtimali epeyce yüksektir. İnsanların tümü başkaldırma hakkını tanıyıp onar: yönetimin zorbalığı ile yetersizliği günden güne daha da çekilmez duruma geldiğinde, ona bağlı kalmayı reddetmek, ona karşı direnmek hakkıdır bu.”
Orjinal
Adı: Walden and Civil
Disobedience
Yazar
: Henry David Thoreau / 1817 -
ABD
Sayfa
Sayısı : 87
Yayınevi
: Say Yayınları
Yayın
Tarihi : 2015 / 1. baskı
Çeviri
: Caner Turan
Tür
: Deneme
Yazar
Hakkında;
Henry
David Thoreau, 12 Temmuz 1817 yılında Amerika'da doğmuş,
yazar,şair ve düşünürdür. Yaşamı boyunca ABD
hükümetinin savaş,kölelik ve vergi politikaları ile mücadele
etmiştir. “Sivil İtaatsizlik” kavramını ilk kez kullanmıştır.
1845 yılında, daha azla yetinerek yaşamak istediği için Walden
Gölü kıyısında bir kulübe yapmış ve çalışmalarına burada
devam etmiştir. Gandhi, Tolstoy ve Martin Luther King'in ilham
kaynağı olacak en önemli eseri “Sivil İtaatsizlik”i bu
dönemde kaleme almıştır. 6 Mayıs 1862 yılında Concord şehrinde
tüberküloz nedeni ile hayatını kaybetmiştir.
Walden eserini ikinci defa okuyup, bu sefer yorumlama fırsatım oldu. Sizinde ilginizi çekebilir. https://forestofnoreturn.blogspot.com/2018/09/kitap-yorumu-walden-henry-david-thoreau.html
YanıtlaSilŞu anda okuyorum,bilgilendirme için teşekkürler :)
Sil