Bu
arşivi yapmanın bana bir katkısı da,bazı kitapların zaman zaman
tekrar okunması gerektiğini farketmem oldu.Bu kitabı 2000 yılında okumuştum.
Ama yine de tekrar okumak üzere bir kenara ayırmaya karar verdim...
Kitabı
bu denli etkileyici kılan ise, karakterlerin gerçek oluşu,
hikayenin yaşadıkları dönemde anlatılmış olması ve gerçek
hayatlarından yaşanmışlıklar içermesi. Irvın Yalom, bu
yaşanmışlıkları, yarattığı kurgu ile öyle güzel harmanlamış
ve öyle nefis bir roman çıkarmış ki ortaya, “tüm zamanların
en iyi psikolojik romanı” tabirinin hakkını sonuna kadar
vermiş...
Nietzsche,
genç,özgürlüğüne düşkün,evliliğe inanmayan bir şair olan
Lou Salome'a aşık olur. Salomé tarafından reddedilen Nietzsche,
artık kadınlara karşı öfke ve nefret doludur. Buraya kadar
bunlar gerçekten yaşanmıştır. Bundan sonrasında ise Yalom'un
kurgusu devreye girer. Salomé, Nietzsche'den aldığı nefret ve
öfke dolu mektuplardaki duyguların, ümitsizlik ve intihar
düşüncesine dönüştüğünü farkeder. Bunun üzerine dönemin
ünlü doktorlarından ve gerçekte de psikanalizin kurucularından
olan Dr. Breuer'e gelerek Nietzsche'yi tedavi etmesini ister. Dr.
Breuer tedaviyi kabul eder ve zaman zaman arkadaşı olan Sigmund
Freud'u da dahil ederek Nietzsche ile seanslarına başlar. Bu
seanslar her ne kadar Nietzsche için düşünülse de bir süre
sonra birbirlerinin hastası ve doktoru olacaklardır. Kitap, işte
bu seanslar üzerine kurulmuştur aslında. Psikanalizin temel
taşlarını, yöntemlerinin oluşumunu, yaklaşımlarını ve
Nietzsche'nin düşünce şeklini,aforizmalarını da net bir şekilde
görmemizi mümkün kılar. Nietzsche'nin etrafına ördüğü
duvarları,inkar ve ümitsizlik halindeki duygu durumunun, kitabın
sonlarına doğru Breuer'in onu bir komadan çıkarması ile teslim
oluşa dönüşmesi ise kitabın bir diğer enteresan yönü. Aynı
eser içinde Nietzsche'yi hem ödün vermeyen,uzlaşmayan,boyun
eğmeyen haliyle hemde olabilecek en uysal ve teslim olmuş haliyle
okumak mümkün.
Kitapta
bir diğer önemli karakterde Lou Salomé'dur. 1880 yılındaki kadın
profiline tamamen aykırı olan Salomé'un bağımsızlığı ve
özgürlüğüne düşkünlüğü,ilişkilere bakış açısı ve
ayakları üzerinde duruşu dönemin kadınlarına bakıldığında
devrim niteliğindedir. Ve Yalom,Salomé'un karakterlerimize
yaşattığı duyguları, onların ilişkilerini ve bakış açılarını
nasıl etkilediğini oldukça başarılı bir şekilde kurgulamıştır.
Kitap, hem Nietzsche'nin felsefesini hem psikanalizi anlamak
için kullanılabilecek bir kaynak niteliğinde. Felsefe ve
psikolojiye ilginiz varsa çok şey öğrenebileceğiniz,
sorgulamadan okuyamayacağınız, sık sık altını çizmek
istediğiniz satırlarla dolu harika bir kitap. Ben yıllar önce
okuduğumda bir çok yerin altını çizmiş notlar almışım ancak
biliyorum ki geçen zamanda öğrendiğim,deneyimlediğim ve
yaşadıklarımla tekrar okuduğumda, belki de hiç farketmediğim
başka kapıları da aralayabilirim...Böyle kitaplar herhangi bir
roman gibi bir kere okuyup kaldıracağınız türden kitaplar
değildir. Sorgulatan,düşündüren bunları yaptığınızda
kişisel ve ruhsal gelişimlerimize fazlasıyla faydalı olabilecek
kitaplardır. Önemli olan, kitabı, varolan tüm
inançlarımızı,alışkanlıklarımızı,bildiklerimizi ve ön
yargılarımızı bir kenara bırakarak olduğu gibi okumaktır. İşte
bu noktada gelişime ve kendinize doğru yapacağınız yer yer
acımasız ama bir o kadar doyurucu bir yolculuğa tam anlamıyla
katılmış olabilirsiniz.
Kitabın
dili ve anlatımı oldukça anlaşılır. Eğer daha önce
Nietzsche'nin kitaplarını en azından Böyle Buyurdu Zerdüşt'ü
okuduysanız kitap daha tanıdık gelecektir. Çeviri de oldukça iyi
bu da tabi ki okumayı kolaylaştırıyor.
Ben
kitabın 6. baskısını okumuşum, şu anda ise 66. baskısı
satışta. Bu kadar çok satan hemen her kitabın kaderi bir gün
film olmaktan geçiyor sanırım. Bu kitabında bir filmi var ve
kitabın hayranı olarak tabi ki izledim. Pişmanım evet,çünkü
kitabın can alıcı kısmı seanslarken,filmde bu seanslar sürekli
olarak kısaltılıp verilmiş. Nietzsche'yi canlandıran karakteri
oldukça başarılı bulmuş olsamda filmi sevmedim. Ben bazı
kitapların sadece okunmak için olduğuna inanıyorum. Bu kitapta
onlardan biri. Önce filmini izlerseniz büyük hata edeceğinizi
düşünüyorum, oldukça eksik ve yanıltıcı olacaktır.
Alanında
böylesi eşsiz bir kitabı özellikle felsefe ve psikolojiye merakı
olanlara kesinlikle tavsiye ederim. Ve bir de Nietzsche severlere
tabi ki... 29/11/2015
Kendinize
yapacağınız bu yolculukta keyifli okumalar...
Sevgilerimle
;)
![]() |
Film afişi |
Altını
Çizdiklerim;
- “Sürülere özgü bu zevkler belki herkes için geçerli değil.” dedi Nietzsche,başını iki yana sallayarak. “Üç kez elimi uzattım ve başkalarıyla aramda köprü kurma girişiminde bulundum. Ve üçünde de ihanete uğradım.
- “Bir insanın kendine karşı en büyük ödevi gerçeği keşfetmektir.”
- “Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır.”
- “Bağımsızlığa damgasını vuran şey nedir? - İnsanın kendinden artık utanmıyor olması!
- “Sanırım gözlerimin zayıflığından da çıkarım var. Yıllar oldu öteki düşünürlerin yazdıklarını okuyamıyorum. Böylece, onlardan ayrı kendi düşüncelerimi oluşturuyorum. Yalnızca kendi deneyimlerime dayanarak yazıyorum. Yani yazılarımı kanla yazıyorum ve en iyi gerçek kana bulanmış gerçektir.”
- “Ölümün ağzımdaki tadı bana hem bir yön çizdi hem de cesaret verdi. En önemlisi bana kendim olma cesaretini verdi. Ben bir profesör müyüm? Filolog muyum? Filozof muyum? Kimin umrunda?”
- “Ruhunda sükunete kavuşmak ve mutlu olmak isteyen insanlar inanmalı ve iman etmelidir, ama hakikatin peşindeki insanlar iç huzurundan feragat edip yaşamlarını bu sorgulamaya adamak zorundadırlar.”
- “ Bazı filozoflar ölümlerinden sonra doğarlar!”
- “Yine de en çok çiğ damlası,en sessiz gecede düşer,biliyorum.”
Orjinal
Adı: When Nietzsche Wept
Yazar
: Irvin D. Yalom / 1931
- ABD
Sayfa
Sayısı : 342
Yayınevi
: Ayrıntı Yayınları
Yayın
Tarihi : 1998 / 6.baskı
Çeviri
: Aysun Babacan
Tür
: Roman
YAZAR
HAKKINDA;
13
Haziran 1931 doğumlu Irvin D. Yalom, Rus kökenli, Yahudi asıllı,
ABD'li psikiyatrist, varoluşçu,psikoterapist,yazar ve eğitimcidir.
Birçok popüler esere imza atmış olan Yalom ünlü bir
psikoterapisttir. En popüler eseri Nietzsche Ağladığında'dır.Hala
ABD
Stanford
Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde psikiyatri profesörlüğü
yapmaktadır.Dilimize çevrilmiş 21 kitabı mevcuttur.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder